3 Mart 2013 Pazar

PAPA İSTİFA ETTİ... YAŞASIN YENİ PAPA! ADIM ADIM PAPALIK SEÇİMLERİ.

11 Şubat'ta yazılı bir açıklama ile Papalık görevinden istifa edeceğini açıklayan Katolik aleminin ruhani lideri Papa 16. Benedict, 28 Şubat'ta görevinden ayrıldı. 16. Benedict, Papalık Nizamnamesi'nde 'Motu proprio'  olarak ifade edilen kendi inisiyatifini kullandı ve halefinin belirleneceği Papalık Seçiminin (Konklav) başlama zamanının öne çekilmesini sağlayacak kararı imzaladı. Bu karara göre, Kardinaller Meclisi Papa’nın 28 Şubat’ta yerel saatle 20.00'de görevinden ayrılması ve makamının boş ilan edilmesinden (Sede Vacante) sonra 15 günlük bekleme süresini öne çekebilecek. Yani Kardinaller Meclisi, uygun gördüğü takdirde, Konklav tarihini Mart ayının ilk haftalarına alabilecek. Böylece Katolik aleminin 24 Mart itibariyle başlayacak Paskalya Bayramı ayinlerini, Papa olmadan karşılama olasılığı ortadan kalkmış olacak. Peki, tüm Katolik aleminin ruhani lideri Papa nasıl seçilir?


Konklav (Conclave) nedir?

Yeni papanın seçimi için kardinallerin toplanması. Konklav (conclave) kelimesinin kökeni Latince “cum clavi” yani “anahtarlı” kelimesinden geliyor. Seçimler süresince kardinaller Vatikan’ın resmi korumaları İsviçre Muhafızları tarafından Sistine Şapel’e kapatılır, kapılar kilitlenir ve karar verinceye kadar kilit altında tutulurlar.

Konklav nerede yapılır?

Konklav Vatikan’ın kalbi Sistine Chapel’de yapılır. İsviçre Muhafızları tarafından Sistine Chapel’e kapanan kardinallerin dışarı çıkmalarına izin verilmez. Eski seçimlerde kardinaller seçim bitinceye kadar şapelin içinde küçük hücreler içinde zor şartlarda konaklıyorlardı. Ancak, Papa II. Jean Paul’un bu geleneği değiştirmesiyle kardinaller artık akşam oylama sonrasında kendileri için yaptırılan “Domus Sanctae Marthae” adı verilen misafirhaneye gidebiliyorlar. Kardinallerin misafirhanelerde telefon veya herhangi bir elektronik araç bulundurmalarına ve seçim süresince dış dünya ile irtibat kurmalarına izin verilmez. 


Konklav nasıl çalışır?

Kurallar gereğince seçimin başladığı ilk gün tek, daha sonraki günler ise yeni Papa seçilinceye kadar her sabah ve öğleden sonra ikişer kez oylama yapılır. Oylar gizli olarak verilir ve periyodik olarak yapılan aralar dışında ara verilmez. Oyların üçte ikisini alan isim yeni Papa seçilir. Papa II. Jean Paul bu kuralda da bir değişiklik yaparak oylama başladıktan 12 gün sonra halen bir isim belirlenemediği takdirde çoğunluğu alan ismin Papa seçilebileceğine ilişkin bir düzenleme yaptı. Papa 16. Benedict ise bu kuralın tehlikeli sonuçlar olabileceği düşüncesi ile 2007 yılında eski kurala geri dönme kararı aldı.

Kimler oy verebilir?

Yaşı 80’nin altındaki tüm kardinaller oy kullanabilir. Yaşı 80’nin üzerinde olan kardinallerin ise Sistine Şapel’e girmelerine izin verilmez. Gelecek ay yapılacak olan seçimde 118 kardinal oy kullanabilecek. Papa 16. Benedict’in seçiminde ise 115 kardinal oy kullanmıştı.

Kimler seçilebilir?

Teorik olarak vaftiz edilmiş her Katolik Papa seçilebilir, ama geçerli kilise kanunlarına göre önce piskopos olma şartı aranır. 15. yüzyıldan bu yana yapılan seçimlere bakıldığında geleneksel olarak kardinallerin içinden  birinin Papa seçildiğini görüyoruz.


Nasıl oy verilir?

Oylama başlamadan önce rastgele dokuz kardinal seçim süresince görevli olmak üzere seçilirler. Üç kardinal oylama jurisi, diğer üç kardinal hasta kardinallerden oyları toplamakla yükümlü, son seçilen üç kardinal ise oylama jurisini denetlemekle yükümlüdür (Hasta olan kardinallerin seçim esnasında misafirhanede kalmalarına izin verilir).



Her oylama, oy pusulalarının hazırlanma seremonisi ile başlar. Oy pusulaları üst yarısında Latince “ Eligo in Summum Pontificem” (En yüksek Papayı seçiyorum) yazısı bulunan alt yarısı ise kardinalin seçmek istediği ismi yazmak için boş bulunan dikdörtgen şeklindeki kağıtlardan oluşur. Seremoni sırasında pusulaların dağıtımıyla ilgilenmek için kardinal olmayan Vatikan yetkilileri de şapele girer. Dağıtım bittikten hemen sonra bu yetkililer şapelden ayrılır ve kardinaller oy vermek istedikleri ismi bu oy pusulalarındaki boş alana gizli olarak el yazısı ile yazarak pusulayı iki kez katlarlar.


Oy yazma işlemi bittikten sonra kardinaller teker teker yemin kürsüsüne gelir, oy pusulalarını gösterir ve yüksek sesle Oyumu Tanrı’nın huzurunda ve şahitliğinde, onun temsilcisi seçilmesi gerektiğini düşündüğüm kişiye veriyorum cümlesini söylerler. Oy pusulasını aşai rabbani ayininde de kullanılan metal tabağa koyup oradan da geniş bir kadehin içine atarlar. Tüm oylar kullanıldıktan sonra kadeh karıştırılır ve sayım işlemine geçilir. Oylama jürisinin ilk ikisi yazılan ismi inceledikten sonra, üçüncü jüri ismi yüksek sesle okur. Okunan oy puslası iğne ile delinir ve kayıt edilir. Tüm pusulalar okunduktan sonra sayım yapılır ve eğer üçte iki çoğunluk sağlanamadı ise tekrar seçime geçilir.  

Seçim sonucu nasıl duyurulur?


İsim belirlenemediği sürece pusulalar kimyasal maddeyle yakılır ve Vatikan'ın seçimler öncesinde özel olarak kurulan bacasından siyah duman çıkar. Siyah duman karar verilemediğinin işaretidir. Beyaz duman ise kardinallerin karar verdiğinin göstergesi. Beyaz duman çıkarken aynı zamanda Saint Peter Basilika’sının çanları çalmaya başlar. Çalınan çan dumanın gri olması halinde doğacak olan karışıklığı önlemek amacını taşır. 1960’lardan itibaren kullanılmaya başlayan kimyasal maddeler dumanın siyahlığını net olarak sağlasa da bu gelenek halen devam etmektedir.

Yeni Papa nasıl duyurulur?

Seçilen Papa’ya sembolik olarak görevi kabul edip etmediği sorulur. Teorik olarak seçilen papanın görevi kabul etmeme hakkı vardır. Papa görevi kabul ettikten sonra Vatikan’ın balkonundan latince “Habemus Papam!” (Papamız var!) anonsu duyulur.

"Duo testis bene benedata!" "İki adet testisi var, uygundur!"

Papa seçiminden sonra en yaşlı kardinal, Papa adayının kadın olmadığını kesinleştirmek için delikli sandalyeye oturtulan papanın testislerini muayene eder ve “Duo testis bene benedata!” diyerek erkekliğini ilan eder.

9. yy'dan beri uygulananan Bu eski geleneğin altında Vatikan’ın Papa’nın cinsiyeti konusunda emin olma ihtiyacı vardır. Neden mi?

İddiaya göre Almanya’da yaşayan bir İngiliz misyoner ailenin kızı olan Joan din ve felsefe eğitimi aldıktan sonra Roma’ya gider ve cinsiyetini saklayarak 853’te ölen Dördüncü Leo’dan sonra kendisini Papa seçtirmeyi başarır. İki sene beş ay dört gün boyunca Papalık tahtında oturan Joan ‘Sekizinci John’ adını alır. İddiaya göre hamile kalan Joan hamileliğini gizlemeyi başarır ama 855 yılında Aziz Petrus Kilisesi’nden Leteran’a doğru giderken Coliseum ve St Clement kilisesi arasında sokakta doğurur. Ayinde bulunan kardinaller Sekizinci Joan’ı doğan bebeği ile birlikte  taşlayarak öldürürler[1]. Vatikan, Sekizinci Joan’ı unutturmak için ismini Papalar listesinden siler ama tarihçiler bu olayı yazdılar. Martinus Polonus’un ‘Cronikon Pontificum en Imperatum’ (Papaların ve İmparatorların Tarihi) isimli 13. yüzyılda yazdığı kitabında, olayın tüm ayrıntılarını öğrenmek mümkündür. Papa’ya testis muayenesi yapılmasının da bu olaydan sonra gelenek haline geldiği söylenir. İddianın doğruluğuna ilişkin somut bir kanıt yok elbette. Vatikan bu olayın doğruluğunu kabul etmese de, muayene geleneği halen devam ediyor.


Seçilen yeni Papa kullanmak istediği ismi seçer, kıyafetlerini giyer ve Vatikan’da balkona çıkarak Saint Peter Meydan’ındaki milyonlara ilk vaazini verir.



Akıllardaki soru: Papa 16. Benedict’in seçimlerde bir etkisi olacak mı?

Vatikan’a göre hayır! Vatikan yetkilileri ısrarla Papa 16. Benedict’in bir etkisi olmayacağını beyan etseler de oy kullanacak olan 118 kardinalin 67’sinin Papa 16. Benedict’in 8 yıllık papalık görevi sırasında tayin edilmiş olması kafalarda bir soru işareti oluşturuyor.
[1] http://vaticanassassinsarchive.com/la_popessa.pdf

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder